Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

24 Eylül 2018 Pazartesi

Kavram Karmaşası

Sahip olduğumuz, bildiğimiz ya da ürettiğimiz her yeni nesne, söz, durumu ifade etmek için genelde "kavram" tabirini kullanırız. Fakat farkında olmadan kavramları karşılamadıkları kalıplara sokmak da bize özgü bir durumdur. Kavramları karşılamadığı daha doğrusu karşılayamadığı kalıplara sokma çabası ya da bu kalıba soktuğunu zannetmek de ayrı bir ironidir. Çünkü "kavram" tabiri her ne kadar  terimlere isim olarak verilse de kendisi her türlü objektifliğini kaybetmiş durumdadır. Toplum, kavramı genellikle kendisine göre yorumlar. Kavram, insanın kendisi öyle olduğu, yaptığı ya da düşündüğü için doğrudur veya o anlamdadır. Bu formatta kavram zaten anlamını yitirmiş, sadece kişinin ya da düşüncenin ürünü olmuştur. Kavramların yorumlanmasının da farklı oluşu, doğru ya da yanlış olduğu ayırt edilmeksizin literatüre, yaşama kazandırılma çabası karmaşanın başlıca sebebi olmaktadır. Yorumlama ve adlandırmadaki öznellik; kavramı sadece dönemin, düşüncenin, kişinin, toplumun dar kalıplarındaki ürünü yapar. Oysa ki bir terim, düşünce, durum ya da nesneyi tanımlayan kavram evrensel olmalı, çeşitli farklılıklardan dolayı çok zaruri olmadığı sürece herhangi bir değişime uğramamalı, uğratılmamalıdır.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder